GÜNEY KIBRIS RUM YÖNETİMİ’Nİ(GKRY) TÜM ADA’YI TEMSİLEN, HEM ULUSLARARASI ANLAŞMALARI (ZÜRİH VE LONDRA ANLAŞMALARI) VE HEM DE AVRUPA BİRLİĞİ’NİN (AB) “KOMŞULARIYLA PROBLEMLİ OLAN (SINIR SORUNLARI OLAN) ÜLKELERİN AB’YE ÜYE OLAMAYACAĞI ” KURALINI ÇİĞNEYEREK SÖZDE ‘KIBRIS CUMHURİYETİ’ OLARAK ÜYE YAPAN AB, KIBRIS TÜRK HALKININ KIBRIS’IN TAMAMI ÜZERİNDEKİ HAKLARINI YOK SAYAN,İRADESİNE SAYGI GÖSTERMEYEN HER TÜRLÜ ADALET,HUKUK VE İNSAN HAKLARINDAN YOKSUN,ÇAĞDIŞI TUTUMUNU SÜRDÜRÜYOR.

ADANIN YENİDEN BİRLEŞMESİNİN ÖNÜNÜ AÇACAK OLAN ANNAN PLANI’NI REDDEDEN RUMLARI ÜYE YAPAN AB, PLAN’A EVET DİYEN KIBRIS TÜRK HALKINA VERDİĞİ SÖZLERİ TUTMAK BİR YANA HİÇ BİR HAKLI SEBEBİ OLMAKSIZIN,İNSANLIK DIŞI AMBARGO VE İZOLASYON UYGULAMALARINI ISRARLA UYGULUYOR.

AB, BİRLEŞMİŞ MİLLETLER GÜVENLİK KONSEYİ’NİN(BMGK) ALDIĞI, ADA GERÇEKLERİNİ DİKKATE ALMAYAN,KIBRIS TÜRK HALKININ ANLAŞMALARLA ELDE ETTİĞİ HAKLARI YOK SAYAN,ÖNYARGILARLA DOLU ADALETSİZ  KARARLARINI İLERİYE GÖTÜREREK ADAYI ELENLEŞTİRMEK VE RUMLARA HEDİYE ETMEK İÇİN ELİNDEN GELENİ YAPMAKTA KARARLI.

ADAYI YUNAN YAPMA HEDEFİNE KİLİTLENEN AVRUPA KONSEYİ BAŞKANI CHARLES MİCHEL GÜNEY KIBRIS RUM YÖNETİMİ BAŞKANI ANASTASİADİS’E GÖNDERDİĞİ MEKTUPTA HAÇLI ZİHNİYETİNDEKİ AVRUPALININ ÇİRKİN YÜZÜNÜ BİRKEZ DAHA GÖSTERDİ. MİCHEL RUM BASININA YANSIYAN MEKTUBUNDA KIBRIS TÜRK HALKININ İRADESİYLE ORTAYA KOYDUĞU EGEMEN EŞİTLİK TEMELİNDE İKİ DEVLETLİ MODEL HEDEFİNE SON VERMEK ÜZERE ÜST DÜZEYDE ACİL FORMÜL ÜRETMEYE ÇALIŞTIĞINI ANASTASİADİS’E BİLDİRDİ.

KIBRIS TÜRK HALKI BM VE AB İSTEDİ, ABD İSTEDİ DİYE KIBRIS’TAKİ HAKLARINDAN, DEVLETİNDEN, EGEMENLİĞİNDEN, ÖZGÜRLÜĞÜNDEN, ANAVATAN TÜRKİYE’YE BAĞLILIĞINDAN,MİLLİ DAVASINDAN GERİ ADIM ATMAYACAĞINI 18 EKİM CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİNDE GÖSTERDİ. KIBRIS TÜRK HALKI EGEMEN EŞİTLİK TEMELİNDE İKİ DEVLETLİ MODELİ SAVUNAN ERSİN TATAR’I CUMHURBAŞKANI SEÇEREK DOST DÜŞMAN HERKESE GEREKLİ MESAJI VERDİ.

NE RUM-YUNAN,AB,BM,ABD NE DE BAŞKA BİR GÜÇ

KIBRIS TÜRK HALKININ DEVLETİNE VE EGEMENLİĞİNE SAHİP ÇIKMASINA ENGEL OLAMAZ..

DEVLETİMİZİN TANINMASINI ENGELLEYEMEYECEKLER

*Güney Kıbrıs’ta yayınlanmakta olan Fileleftheros gazetesi “(AB) İki Devlete Son Veriyor- Charles Michel’den Anastasiadis’e Mektup- Müzakereler Işığında AB’nin Pozisyonunu Netleştiriyor” başlıklarıyla manşetten yer verdiği haberinde, Avrupa Konseyi Başkanı Charles Michel’in Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’e gönderdiği ve gazetenin dünkü sayısında ifşa ettiği mektubunda, AB’nin, Kıbrıs sorununun çözüm şekli konusuna yönelik pozisyonunu netleştirdiğini yazdı.Gazete iç sayfadan ise “Brüksel Pozisyon Alıyor” başlıklı haberinde, mektubun içeriğine yer verirken, AB’nin, Kıbrıs’ta iki devlet çözümüne ilişkin Türk taleplerini doğrudan reddettiğini ileri sürdü.
*AB’nin, Kıbrıs’ta iki devlet çözümüne ilişkin Türk hamleleri karşısında pozisyon aldığını yazan gazete, Ankara ile Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın arzu ettiği konfederasyon modelinin, Avrupalı yetkililerin Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis ve Rum Dışişleri Bakanına yönelik ilgili yazışmalarında da kayda geçirildiği üzere, Brüksel tarafından kabul edilmediğini öne sürdü.      

*Michel’in mektubunda Maraş konusunu da gündeme getirerek ΒΜgibi, Avrupa Birliği’nin de Maraş’taki mevcut durumla ilgili olarak Türkiye hükümetini sorumlu tuttuğuna vurgu yaptığı öğrenildi.

Güney Kıbrıs’ta yayınlanmakta olan Fileleftheros gazetesi “(AB) İki Devlete Son Veriyor- Charles Michel’den Anastasiadis’e Mektup- Müzakereler Işığında AB’nin Pozisyonunu Netleştiriyor” başlıklarıyla manşetten yer verdiği haberinde, Avrupa Konseyi Başkanı Charles Michel’in Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’e gönderdiği ve gazetenin dünkü sayısında ifşa ettiği mektubunda, AB’nin, Kıbrıs sorununun çözüm şekli konusuna yönelik pozisyonunu netleştirdiğini yazdı.Gazete iç sayfadan ise “Brüksel Pozisyon Alıyor” başlıklı haberinde, mektubun içeriğine yer verirken, AB’nin, Kıbrıs’ta iki devlet çözümüne ilişkin Türk taleplerini doğrudan reddettiğini ileri sürdü.
AB’nin, Kıbrıs’ta iki devlet çözümüne ilişkin Türk hamleleri karşısında pozisyon aldığını yazan gazete, Ankara ile Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın arzu ettiği konfederasyon modelinin, Avrupalı yetkililerin Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis ve Rum Dışişleri Bakanına yönelik ilgili yazışmalarında da kayda geçirildiği üzere, Brüksel tarafından kabul edilmediğini öne sürdü.
 

Gazete, Michel’in Anastasiadis’e yönelik mektubunda, Avrupa Birliğinin “BM Güvenlik Konseyinin ilgili kararları ve AB’nin dayandığı ilkeler uyarınca, Kıbrıs sorununun kapsamlı çözümü için, BM himayesindeki müzakerelerin en kısa sürede yeniden başlamasına ilişkin taahhüdünü teyit etme fırsatı yakaladığını” yazdı.
Gazeteye göre mektupta “benzer bir şeyi Türkiye’den de beklediklerini” de ifade eden Michel “AB’nin, müzakerelerin desteklenmesi için aktif bir rol oynamaya hazır olduğunu” da dile getirdi.
Michel’in 20 Ocak 2021 tarihinde Anastasiadis’e gönderdiği mektupla, Anastasiadis’in 9 Kasım 2020 tarihinde gönderdiği ve Türkiye’nin kapalı bölge Maraş’la ilgili “meydan okumalarına” atıfta bulunduğu mektubuna yanıt verdiğini izah eden gazete, Michel’in bu konuyla ilgili olarak mektupta “kapalı bölge Maraş’la ilgili gelişmelerle alakalı olarak, Anastasiadis’le aynı endişeleri paylaştığını” dile getirdiğini iletti.
Gazeteye göre Michel mektubunda kısaca şunları yazdı;
“Avrupa Birliği ve üye devletleri, Kıbrıs’ın yanındadır aynı zamanda sarsılmaz bir dayanışma ve destek ifade ettiler. Kısa süre önce, Avrupa Konseyi, 10 ve 11 Aralık tarihlerinde Türkiye’nin kapalı bölge Maraş’taki tek taraflı faaliyetlerini kınadı ve BM Güvenlik Konseyinin 550 ve 789 sayılı kararlarına tam anlamıyla saygı duyulmasını istedi. AB’nin Maraş’ın statüsüne ilişkin tezi istikrarlı ve nettir. AB, BM Güvenlik Konseyinin 550 ve 789 sayılı kararlarına göre hareket etmektedir. BM Güvenlik Konseyi Maraş’ın statüsünün önemini defalarca vurguladı ve ilgili kararlara uygun olmayan eylemlerden kaçınılması gerektiğini yineledi. ΒΜgibi, Avrupa Birliği de Maraş’taki mevcut durumla ilgili olarak Türkiye hükümetini sorumlu tutuyor.”
Michel mektubunda son olarak ise “Doğu Akdeniz’deki istikrarlı ve güvenli bir ortamın aynı zamanda bölgenin tüm ortakları arasındaki karşılıklı faydalı ilişkilerin ve işbirliklerinin gelişmesinin, AB’nin stratejik çıkarına yönelik olduğunu” sözlerine ekledi.
RUSYA VE İSPANYA’DAN BM GENEL SEKRETERİNİN ÇABALARINA DESTEK
Öte yandan gazete, 28-29 Ocak tarihlerinde Atina’ya bir ziyaret gerçekleştiren Rusya Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Alexander Grushko’nun, buradaki temasları esnasında, Rusya’nın Kıbrıs sorununun çözüm çerçevesiyle ilgili tezinin istikrarlı olduğunu söylediğini iletti.
Gazeteye göre, açıklamasında, kendi tezlerinin değişmediğini dile getiren Grushko, “kararın, iki kesimlilik ve iki toplumluluk ilkesine dayanması gerektiğine net bir şekilde işaret eden BM Güvenlik Konseyi ilgili kararları bulunduğuna” işaret etti.
İspanya Kralı 4’üncü Felipe’nin de, BM Genel Sekreterinin Kıbrıs sorununun çözümüne ilişkin müzakerelerin yeniden başlaması çabalarına ülkesinin desteğini belirttiğini yazan gazete, İspanya Kralının, geçtiğimiz Cuma günü kendisine güven mektubunu sunan Güney Kıbrıs’ın İspanya’daki yeni büyükelçisi Elena Mina’ya bu tezi ilettiğini ekledi.
RUM SİYASİ PARTİLERİ ENDİŞELİ
Rum siyasi partilerinin ise Kıbrıs sorunundaki gelişmelerle ilgili mesajlar gönderdiklerini ve endişelerini dile getirdiklerini yazan gazete, DİSİ partisinin yaptığı açıklamada, önlerinde büyük ulusal problemler olduğunu belirttiğini iletti.
Birkaç haftaya kadar Kıbrıs sorunuyla ilgili gayri resmi konferansın gerçekleşeceğini, öte yandan Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlut Çavuşoğlu’nun bugün KKTC’ye geleceğinin açıklandığını ifade eden DİSİ, tüm aşamalarda bir hareketlilik ve kulis faaliyetleri gerçekleştiğini gördüklerini belirtti.
EDEK partisi açıklamasında, İngiltere’nin rolü konusunda endişe belirtirken, Rum hükümetini “adadaki yasadışı İngiliz Üslerinin kaldırılması meselesini ortaya koymaya” çağırdı.
Dayanışma Hareketi ise açıklamasında, gayri resmi beş taraflı konferansın Türkiye ile İngiltere’nin Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’e kurmaya çalıştıkları bir tuzak olduğu iddiasında bulundu.
Konuyla ilgili haberler Alithia gazetesinde “Türkiye BM Güvenlik Konseyi Kararına Kızgın- AB İki Devlet Çözümüne İlişkin Senaryolara Son Veriyor- AB’nin İki Kesimli İki Toplumlu Federasyon Israrı… Borrell-Shinas: İki Devlet Çözümü Senaryolarına Son”, Politis’te “Mevlut Çavuşoğlu Bugün İşgal Altındaki Bölgelerde- Türkiye Dışişleri Bakanlığı BM Güvenlik Konseyi Kararından Oldukça Rahatsız”, Haravgi’de ise “İki Kesimli İki Toplumlu Federasyona Atıf Yapılması Türkiye İçin Tehlike İşareti” başlıklarıyla yer buldu.