7 MAYIS 2021 HÜSEYİN MACİT YUSUF KÖŞE YAZISI


VAROLUŞ MÜCADELEMİZİN LİDERİ DR.KÜÇÜK YAŞASAYDI, KENDİ İSMİNİN KAHRAMAN ŞEHİDİMİZ HAVA BİNBAŞI ERCAN’IN İSMİ YERİNE HAVALİMANINA VERİLMESİNE KARŞI ÇIKAR, REDDEDERDİ.. KIBRIS TÜRKÜNÜN ADADAKİ YAŞAM MÜCADELESİNİN LİDERLERİ,DR.KÜÇÜK VE DEVLETİMİZİN KURUCUSU CUMHURBAŞKANI DENKTAŞ HAYATTA İKEN HİÇBİR ŞEKİLDE BÖYLE BİR TALEPTE BULUNMADILAR,BUNU AKILLARINA BİLE GETİRMEDİLER.. LİDERLERİMİZ DR.KÜÇÜK VE DENKTAŞ BÜYÜK TÜRK MİLLETİNİN KALPLERİNDE ÖZEL BİR YERE SAHİPTİR. BİRKAÇ GÜNDÜR BAŞLAYAN  TARTIŞMA İSTENMEYEN BOYUTA ULAŞMADAN, MİLLETİMİZİ BÖLMEYE NAMZET VEFASIZLIK ÖRNEĞİ BU ÖNERİ DR.FAZIL KÜÇÜK VAKFI TARAFINDAN HEMEN GERİ ÇEKİLMELİDİR.

Çarşamba günü değerli gazeteci arkadaşım,kardeşim Vedat Yenerer’in Yeniçağ TV’de hazırlayıp sunduğu ‘Doğrudan Doğruya’ programına katıldım.Cenevre Konferansı ve sonrasını konuştuk.Vedat kardeşimin soruları üzerine, gündemdeki Ercan Havalimanı’nın isminin değiştirilmesi ve Kıbrıs Cumhuriyeti pasaportları ve vatandaşlığı üzerinden kopartılan yaygaralar konusunda görüşlerimi bildirme fırsatı buldum.Bana göre, izleyicilere bazı detayları anlatma fırsatı bulduğum program gayet güzel ve faydalı oldu..İzleyenlerden,aldığım yorumlar bu yöndedir.Deneyimli gazeteci/yazar Vedat Yenerer kardeşime teşekkür ediyorum..

CENEVRE MİLATTIR, TARİH YAZILMIŞTIR…

Cumhurbaşkanı Tatar,Dışişleri Bakanlarımız Ertuğruloğlu ve Çavuşoğlu ile beraberlerindeki Türk heyeti, Cenevre’ye 5+BM gayrıresmi toplantısına gitmezden önce neyi hedeflediklerini, neleri kesinlikle görüşmeyeceklerini birçok kez ortaya koydular.Dünkü Volkan köşe yazımda ve Türkiye’deki Yeniçağ gazetesindeki köşemde de yazdığım için tekrarlamak istemiyorum.Şu kadarı ile yetineyim,Cenevre’de kesinlikle federasyon görüşülmeyecek, Türk tarafının egemen eşitlik çerçevesinde iki devletin işbirliğine dayalı çözüm modeli resmen taraflara sunulacak ve resmi müzakerelerin başlayabilmesi için ortak zeminin olup olmadığı anlamaya çalışılacaktı. 

Cumhurbaşkanı Tatar ve Çavuşoğlu ikili toplantılarda ve genel görüşmede KKTC’yi ve Türk tarafını çok iyi temsil etmiş,tezlerimizi gerekçeleri ile ortaya koymuş,Anastasiadis’in yalanlarını ve tutarsız siyasetini yüzüne vurarak bu toplantının hedeflerine ulaşmasını sağlamış,başarılı olmuştur.

BM Genel Sekreteri Guterres, başta AB ve ABD olmak üzere, emperyalist Batı’ya zaman kazandırarak Türkiye’ye geri adım attırmak,baskı kurdurmak üzere yeni bir toplantıyı 2-3 ay sonra toplayacağını açıklamıştır. Bu toplantının hedefi de taraflar arasında ‘ortak zemin’ olup olmadığını anlamak olacaktır.

Taraflar arasında,Rum-Yunan ikilisinin Enosis hedefi yüzünden,53 yıldırılan müzakerelerde uzlaşma ve anlaşma mümkün olamamıştır. 

2004’te Annan Planı’nı reddeden Rumlar olmuştur.2017’de Crans Montana’da masayı terkeden Rumlar olmuştur. Bundan önce de birçok plan ve öneriyi Kabul etmeyen,uzlaşmaya ve anlaşmaya yanaşmayan Rumlar olmuştur. Megali İdea ülküsüne bağlı Rum-Yunan ikilisi ile ortak bir zemin bulmak mümkün değildir. Bunlar hala daha İstanbul’u,Anadolu’yu,Karadeniz’i topraklarına katabileceklerini söyleyecek kadar hayal alemindedirler.İstanbul’a Konstantinopulos diyecek,Pontus’u yeniden diriltebileceklerini zannedecek kadar kafayı sıyırmıştır. Türk tarafı olarak Rumla Yunanla masada anlaşmak mümkün değildir. Rum-Yunan ikilisi muhakkak yakın tarihimizde yaşananlardan ders çıkarmalı ve ellerinde olanı da kaybetmemek için gerekli uzlaşı zeminini yaratmalıdır.AB ve ABD’ye güvenerek izledikleri yolun yanlışlığını anladıklarında iş işten geçmiş olacaktır.

KKTC’NİN TANINMASI MÜMKÜNDÜR.

KKTC’nin herşeyden önce bir devlet olmadığını bu nedenle de tanınmasının mümkün olamayacağını söyleyecek kadar cahillik içerisinde olanlar vardır. Devletler hukundan bihaber olup da fikir beyan edenleri buradan kınıyorum.Yakın zamanda müstafi TümAmiral Cihat Yaycı’nın bu konuda,bu cahillere cevap veren bir televizyon programını izledim. Yaycı Amiral bir devletin devlet olarak kabul edilmesi için 3 niteliğin önemli olduğunu bunun Cemiyeti Akvam tarafından tarafından onaylanan, Devletlerin Hak ve Görevlerine ilişkin 1933 Montevideo Sözleşmesi’nde yazılı olduğunu vurgulamıştır.Devlet olmaniteliğini kazanmak için 3 nitelikten birincisi,toprağa,bir ülkeye ve sınırlara sahip olmaktır. KKTC’nin toprağı vardır ve sınırları belirlenmiştir,İkincisi bu toprağı ve sınırları belirlenmiş bölgede yaşayan,dili,dini,yakın geçmişi, örfü, ananesi, geleneği,göreneği ortak bir halkın olmasıdır.KKTC’de Türkler yaşamaktadır ve ayrı bir halk olarak yaşamlarını sürdürmektedirler. DEvlet olmak için gerekli 3. Özellik ise,sınırları belirlenmiş,bir halkın yaşadığı bu topraklar üzerinde bir otoritenin bulunması gerekliliğidir. KKTC’de anayasal tük kurum ve kuruluşlar vardır,parlamento,polis,mahkemeler vs vardır ve burada bunların yöneten,demokratik yollarla seçilen  bir idare, bir yönetim,bir hükümet vardır..Anlaşıldığı üzere KKTC ,devlet olmak için gerekli,  1933 Montevideo Sözleşmesi’nde yazılı tüm unsurlara sahiptir. KKTC’de yaşayan halk kendi geleceğini belirlemek üzere 1983’te devlet kurmuş ancak bugüne kadar,sırf aralıklarla sürdürülen müzakerelere gölge düşürmemek üzere resmi tanınma çağrısı yapılmamıştır. KKTC dünya gücü olan Anavatan Türkiye tarafından tanınırken,önümüzdeki süreçte yapılacak resmi bir çağrı ile birçok ülke tarafından da tanınacaktır.Bu hedeften kesinlikle vazgeçilmemelidir.

KIBRIS CUMHURİYETİ PASAPORT KONUSU

Cenevre’de istediğini bulamayan ve paçaları tutuşan Anastasiadis çok çirkin bir Bizans oyununu devreye koymuştur. Bu oyunda ilk hedefi KKTC halkı ve cumhurbaşkanı Tatar’dır. Anastasiadis yayınladığı Paskalya mesajında Kıbrıs Türk halkına hitaben ‘vatandaşlarım’ diye hitap etmiş, Türk tarafının 'eşit ve egemen iki devlet' önerisi için "Yeni bir Osmanlı İmparatorluğu hayal edenlerin küstahlığı" ifadesini kullanarak tahrik ve gerilim yaratan düşmanca bir tutum izlemiştirCumhurbaşkanı Tatar, "Anastasiadis, söz konusu mesajında Kıbrıs Türk halkına 'vatandaşlarım' diyerek seslenirken, çağdışı ve hakimiyetçi zihniyetini bir kez daha gözler önüne sermiş ve 'vatandaşlarımız' diyerek halkımıza hakaret etme küstahlığını göstermiştir. Dünya ve Anastasiadis şunu bilmelidir ki Kıbrıs Türk halkı, Rum tarafının azınlığı ve vatandaşları değil, özgür ve egemen KKTC'nin vatandaşlarıdır" ifadelerini kullanarak Anastasiadis’e yerinde bir yanıt vermiştir. Küstah Anastasiadis Cumhurbaşkanı Tatar’ın bu yanıtına cevap vermekten geri kalmayarak “Kıbrıs Cumhuriyeti kimliğine, pasaportuna sahip 97 bin Kıbrıslı Türk utanmalı mı?” şeklinde açıklama yapmıştır.. Bu arada Cumhurbaşkanı Tatar’ın sahip olduğu ‘Kıbrıs Cumhuriyeti’ pasaportu da belirli  çevrelerce gündeme getirlmiştir. Anastasiadis’in bu gerçekleri berhava eden açıklamasına ve Tatar’a karşı başlatılan operasyona doğal olarak cumhurbaşkanı Tatar birkez daha yanıt vermek zorunda kalmıştır. “Ben 1974’ten önce doğdum, benim de var ama kullanmadım. Bir yöntemi varsa iade edeceğim” diyen KKTC Cumhurbaşkanı Tatar, “Anastasiadis, ‘Bu kimliği aldınız, bana biat ediyorsunuz’ demek istiyor" dedi. KKTC Cumhurbaşkanı Tatar açıklamasında,“Benim halkım, benim insanım bu pasaportu kullanıyorsa, bu bir ihtiyaçtır. Maalesef gasp ettikleri devletin imtiyazıdır. İnsanımız, seyahat özgürlüğü olarak bu pasaporttan faydalanıyor" diye konuştu. "Kimlik sahibi Kıbrıslı Türkler, Rum tarafında mı ikamet ediyor? Anastasiadis’e oy mu veriyor?” diyen Tatar, Anastasiadis’in, Kıbrıslı Türklerle ilgili “vatandaşlarımız” ifadesini kullanmasının farklı bir yöne çekilebildiğini ifade etti. 

Bu terbiyesiz Anastasiadis Kıbrıs Türk halkının 1960’da kurulan Kıbrıs Cumhuriyeti’nin 2 eşit kurucu ortağından birinin Kıbrıs Türkleri olduğunu gizlemeye ve haklarımızı yoksaymayı sürdürmektedir. 1963’te ,Kanlı Noel’de ,Akritas Planı’nın devreye sokulması ve Kıbrıs Türküne girişilen soykırım ile yıkılan KIbrıs Cumhuriyetindeki haklarımız bakidir. Kıbrıs Cumhuriyeti’nin bir Rum devletine dönüştürülmüş olması Kıbrıs Türkünün buradaki hak ve hukukunu ortadan kaldırmaz. Kıbrıs Türk halkının büyük çoğunluğu Kıbrıs Cumhuriyeti pasaportu alarak özellikle Avrupa vatandaşı olmayı ve bunun sağladığı hakları elde etmeyi amaçlamıştır. Bu pasaporta haiz hiçbir KKTC vatandaşı ,kendini Kıbrıs Cumhuriyeti vatandaşı olarak görmemektedir. Anastasiadis’in ve Rum liderlerinin pasaportlar üzerinden ezelden beri dünyayı kandırmaya yönelik propagandası boştur ve ortak zemin arayışlarına gölge düşüren düşmanca bir tavırdır. Cumhurbaşkanı Tatar Anastas’a gereken cevabı vermiştir.

ERCAN HAVALİMANI’NIN İSMİNİN DEĞİŞTİRİLMESİ YANLIŞTIR…

Vedat kardeşimin güdeme getirdiği konulardan diğer biri ise Ercan Hahalimanı’nın isminin Dr.Küçük Havalimanı olarak değiştirilmesi hususudur. Bilindiği üzere Dr.Fazıl Küçük Vakfı böyle bir öneriyi Cumhurbaşkanı Tatar’ın dikkatine getirmiştir. Bu konuda karar mercii KKTC Bakanlar Kuruludur.Bana göre 1974’te şehit düşen Binbaşı Fehmi Ercan’ın isminin değiştirilmesi çok gereksiz bir tekliftir ve vefasızlıktır. Bu konu Anavatan Türkiye’deki birçok kardeşimizi ,şehit ailesini, gazilerimizi yaralayacağı gibi KKTC’de gereksiz tartışmalara neden olacaktır. KKTC’nin birbirinden hiçbir şekilde ayırmadığımız liderlerimiz Dr.Küçük ile Rauf Denktaş arasında da bir tercih yapılmış olması, gereksiz tartışmaları başlatacak halkımızı bölecektir. Havaalanının ismi Dr.Küçük Havalimanı yoksa Rauf Denktaş Havalimanı mı olmalıdır? İki liderimizin de ruhları,binlerce şehidimizin ruhları bu gereksiz tartışmadan rahatsız olmuştur. Yaşasalardı böyle bir öneriye ilk önce liderlerimiz şiddetle karşı çıkardı. Bu tartışma uzatılmadan bitirilmeli,Dr.Fazıl Küçük Vakfı önerisini geri çekmelidir. Liderlerimiz Dr.Küçük ve Denktaş’ın yüreklerimizdeki yeri daha önemlidir ve bu topraklarda canının seve seve vermiş Binbaşı Ercan’ın ve nice arkadaşlarının aziz ruhlarını rahatsız etmeye hakkımız yoktur.  

(PROGRAMIN TAMAMI QR KODU OKUTULARAK VEYA https://youtu.be/S8jIMpo7HAYİNTERNET ADRESİNDEN İZLENEBİLİR..)




  • RMMO KOMUTANI ZERVAKİS’İN KORONAVİRÜS TESTİ POZİTİF ÇIKTI ... +Detaylı Bilgi
  • LİMASOL’DA PROTESTO GÖSTERİLERİ ... +Detaylı Bilgi
  • NURİS: ANASTASİADİS’İN “KULLANIM KAYBI TAZMİNATI” VAADİ YERİNE GETİRİLEMEZ ... +Detaylı Bilgi
  • HER 10 RUM’DAN 6’SI GÜNEY KIBRIS’TAKİ DEVLETİN “YOLSUZLUK DEVLETİ” OLDUĞUNA İNANIYOR ... +Detaylı Bilgi
  • RUM SAVUNMA BAKANI’NDAN TÜRKİYE’YE ELEŞTİRİ ... +Detaylı Bilgi
  • ROLANDİS: “KAYBEDİLMİŞ FIRSATLAR, KAYBEDİLMİŞ VATANLARA GÖTÜRÜR” ... +Detaylı Bilgi
  • ŞİLLURİS: “KIBRIS SALDIRGAN VE YAYILMACI GÜÇLERE KARŞI KENDİNİ SAVUNMAYA HAZIRDIR” ... +Detaylı Bilgi
  • İNSAN HAKLARI İZLEME ÖRGÜTÜ: GÜNEY KIBRIS’TA, DÜZENSİZ GÖÇMENLERE KÖTÜ MUAMELE YAPILIYOR ... +Detaylı Bilgi